29 Ağustos 2024 Perşembe

Anne Baba Tutumları ve Bu Tutumların Çocuğun Üzerindeki Etkisi

 ANNE- BABA TUTUMLARININ ÇOCUĞUN KİŞİLİK GELİŞİMİNE ETKİSİ
      Çocuğunuz sizin en değerli varlığınız. Çocuğunuzu yetiştirirken onun sizin hamurunuz ve aynanız olduğunuzu unutmamanız gerekiyor. Hamura şekil verecek kişiler en başta ebeveynleridir. Çocuğunuz ailesindeki bireylerin davranışlarını model alarak kendi davranışlarını oluşturur. Model aldığı kişi, olumsuz kişilik yapısına sahip ise, çocukta aynı olumsuz özellikleri gösterecektir.
        
       Aile bireylerinin çocuğuna karşı tavırları, sosyal gelişim açısından önem taşır. Ailesinde eşitlik, sevgi, saygı, anlayış görmüş çocuklar, başarılı, iletişimi kuvvetli, kendisini güzel ifade eden, sosyal bir birey olurlar.
Son olarak da, kendi anne-babanızı düşünün… Sizi yetiştirirken nasıl davranıyorlardı? Siz nasıl bireylersiniz? Çocuklarınız nasıl bireyler olacaklar?


        6 tane “olumsuz anne-baba tutumu” yer almaktadır. Kendinizi değerlendirirken objektif olmaya çalışınız ve çocuklarınızda olumsuz davranışlar görüyorsanız, bunların üstüne düşününüz. Hatırlayın! Çocuk Ailenin Aynasıdır. Kendi kişiliğinizin farkına varmanız, çocuklarınıza olan davranışlarınıza yön verecektir ve olumsuz yanları düzeltmenize fayda sağlayacaktır.


Aşırı Baskıcı ve Disiplinli Anne Baba Tutumu

Bu tutumun temel niteliği, ebeveynin çocuğuna karşı gösterdiği baskıdır. Anne-baba çocuklarına kesin olarak hâkim olduklarına inanırlar. Onlar için, anne-babaya itaat esastır. Çocuk, ayrı bir birey değildir.

* Çocuğunuzun davranışlarını biçimlendirmeye, denetlemeye ve değerlendirmeye çalışıyor musunuz?
* Tüm kararları anne-baba olarak siz mi veriyorsunuz?
 * Çocuğunuzdan mutlak itaat bekliyor musunuz?
* Çocuğunuzun istenmeyen davranışlarına karşı fiziksel ceza kullanıyor musunuz?
* Yanlış davranışları ile alay edip, küçümsüyor musunuz?
* Başka çocuklarla kıyaslayıp sürekli kötü yanlarından bahsediyor musunuz?

 Peki, Bu Tutumla Yetişen Çocukların Kişilik Gelişimleri Nasıl Olur? 

    Çocuğun doğal öğrenme isteğinden gelen merak dürtüsü ve doğal hareketliliği bastırılır.  Çocuk-ebeveyn ilişkilerinde daha çok korku egemendir. Genellikle baba, ailede otorite simgesi olarak görülür. Çocuk stres içindedir. ‘Acaba yine mi hata yaptım? Yoksa yaptığım yanlış mı? Annem babam bunu duyarsa ne der?’ Bu çocuklarda kaygı ve panik bozukluklar görülebilir. Fiziksel cezalar nedeni ile çocuk, sorunlarını saldırgan davranışlar sergileyerek çözmeyi öğrenir.  Bu çocuklar öfke ve kızgınlıkla doludur, bu sorunlarını yaşça kendilerinden küçük ve güçsüz olanlardan çıkartabilirler.  Otorite figürleri ile sıkıntıları vardır; çocukluklarında otoriteden korkan –sinen bir kişiliğe sahipken; ergenliklerinde isyankâr ve kural yıkan çocuklar olabilirler.


Aşırı Koruyucu Anne-Baba Tutumu

Anne-babanın aşırı koruması, çocuğa gereğinden fazla kontrol ve özen gösterilmesi anlamına gelir. Bebekleştirme, aşırı korumacı yaklaşımın tipik özelliğidir. Büyümesine izin verilemeyen bu aşırı koruyucu yaklaşımda, çocuğun “toplumsal gelişimi” engellenmiş olur. 
Çocuğunuza karşı aşırı kontrollü ve müdahaleci misiniz?
 Yavaş yiyor ya da döküyor diye yemeğini kendi yemesine izin vermiyor musunuz?
 Dışarı çıktığınızda yorulduğunda hala kucaklayıp taşıyor musunuz?
 Oyuncaklarını siz mi topluyorsunuz?
Ağlamasına dayanamayıp- kıyamayıp hemen istediklerini yapıyor musunuz? 
Tuvalet temizliğini kendi başına yapamayacağını düşünüyor  musunuz?

Peki, Bu Tutumla Yetişen Çocukların Kişilik Gelişimleri Nasıl Olur?

  Çocuğun gelişimine has özellikleri kazanması engellenebilir. Hem ince motor (el becerileri) hem de kaba motor (beden kasları) gelişimlerinde sıkıntı olabilir.  Hayata ve sosyal yaşama gereğince hazırlanamazlar. Hayattan  edinmeleri gereken deneyimleri edinmeden gerçeklerle karşı karşıya kaldıklarında uyum sağlamakta güçlük çekerler  Bu çocuklarda Ayrılma Kaygısı Bozukluğu görülebilir. Ebeveynin olmadığı yerde kendilerini korunmasız hissederler. Okul ortamına alışmada zorlanırlar.  Ailenin aşırı hoşgörüsü ve çocuğa olan düşkünlüğü çocuğu bencil yapar. Çocuk dünyanın merkezi olarak kendisini görür. Bu nedenle paylaşım sorunları olabilir.  Tuvalet eğitimi ile ilgili sıkıntılar yaşayabilirler. Devamlı olarak bir yetişkinin koruma ve kollanmasını arayan, özgüvenleri zayıf, girişimci olmayan, sorumluluk almaktan çekinen, kendi yapmaları gereken işleri başkalarının yapmasını bekleyen, bireyler olabilirler.


Kayıtsız- İlgisiz Anne Baba Tutumu

Bu tür tutumun en önemli özelliği ebeveynlerin çocuğun yaptıklarına hiç karışmayışlarıdır. Çocuğun her yaptığı hoş karşılanır. Bu tür ailelerin çocukları ile olan ilişkileri zayıftır. 
  İşlerinizin yoğunluğu nedeni ile çocuğunuzla yeterli zaman geçiremiyor musunuz?
  Siz eve geldiğinizde o çoktan uyumuş mu oluyor?
  Ani duygu patlamaları yaşıyor, bazı dönemler ilgilenip bazı dönemler çocuğun bakımını aile büyüklerine ya da bakıcılara bırakıyor musunuz?
  Yorgun ve bitkin hissediyor, bu nedenle çocuğunuzun sizinleyken ne isterse yapmasına izin veriyor musunuz?
 Çocuğunuzun ödevlerini- ne zaman yiyip içtiğini, okuldaki  kutlamalarını takip edemiyor musunuz? 
Özel günleri unutuyor musunuz?

Peki, Bu Tutumla Yetişen Çocukların Kişilik Gelişimleri Nasıl Olur?

 Bu çocuklar ruhsal dünyalarında derin bir hayal kırıklığı içindedir.  Depresif bozukluklar geliştirmeye yatkınlardır.  Kendilerini sevilmeye değer hissetmezler. Benlik saygıları düşüktür.  Duygusal olarak yeterince doyurulmadıkları için konsantrasyon problemleri olabilir; bu nedenle akademik becerileri de düşük olabilir. Güvensiz, tedirgin çocuklardır, oyun kurmakta zorlanırlar. Ergenliklerinde ise ilişki kuramayan, sevmesini beceremeyen çocuklar olurlar.


İzin Verici- Disiplinsiz Anne Baba Tutumu

Bu tutumu benimseyen ebeveynler çocuklarına karşı her zaman hoşgörülü, bazen çocukları ile duygusal bağları zayıf, bazen de çocuklarına karşı sıcak ve sevecendir. Hoşgörü ile boş verme, bu anne babalar için birbirine karışmış bir durumdadır. 
Çocuğunuzu ileride kendi kurallarını bulması için “özgür” mü yetiştiriyorsunuz?
 İstediği her şeyi yapmasına, oyuncak olmayan eşyalarla bile oynamasına izin veriyor musunuz?
 Size vurduğunda, kötü bir laf söylediğinde, gülüp geçiyor  musunuz?
  İstenmeyen davranışları olunca “çocuktur, büyüyünce öğrenir” diyor musunuz? 
Ev içi sorumluluklarını yapmayınca yemek yemeyi reddedince “aman canım zorlanmaya gelmiyor” diyor musunuz? 
Evde onun istediği yemekler pişirilip onun istediği TV kanalları izlenip dışarıda her zaman onun istediği yerlere mi gidiliyor?
 Baş edemediğinizi hissediyor bu nedenle de, sabırla “büyümesini” mi bekliyorsunuz?

Peki, Bu Tutumla Yetişen Çocukların Kişilik Gelişimleri Nasıl Olur? 

    Bu çocuklar arzu ve isteklerini denetlemesini pek öğrenemezler. Dış dünyada da her zaman kendi istekleri anında yapılacak zannederler.  Okul gibi kurallı sosyal ortamlarda kurala uymada sıkıntı yaşarlar.  En büyük sorun evdeki izin verici tutumun dış dünyada bulunamayışıdır. Bu bakımdan hayal kırıklığına uğrarlar.  İsteklerini öfke ile ifade ederler. “Ben istiyorum, öyleyse hemen olacak!”  Bu tür çocuk merkezli ailelerde; çocuğun benmerkezciliği körüklenir.  Ergenliklerinde, grup içinde iş birliği ile çalışmada sıkıntı yaşarlar. 


Tutarsız ve Kararsız Anne Baba Tutumu

 Ana-babanın kararsız ve tutarsız tutumu, neyin uygun davranış olduğu konusunda çocuğu ikileme düşürür. Bu tip anne baba tutumu çok sık görülen kusurlu tutumlardan biridir. Kendinizi Değerlendirin ve Objektif Olmaya Çalışın.

Anne ve baba olarak çocuğa çelişen mesajlar veriyor musunuz?
 Biriniz hayır derken diğeriniz evet mi diyor? 
Eş olarak da çocuğunuzla ilgili kararları alırken uyumsuzluk yaşıyor musunuz?
  Çocuğunuzun istenmeyen davranışları olduğunda bazen hoş görüyor bazen ise sınırı aştığını düşünüp ağır bir şekilde ceza veriyor musunuz? 
Ceza vereceğinizi söyleyip boşa tehdit ederek, sonrasında davranışı cezasız bırakıyor musunuz?

 Peki, Bu Tutumla Yetişen Çocukların Kişilik Gelişimleri Nasıl Olur?

  Çocuk hangi davranışın nerede ve ne zaman yapılmayacağını kestiremez, neyin doğru, neyin yanlış olduğunu bilemez.  Çocuk yaptığı davranışın doğru olup olmamasından daha çok‘Ne zaman yaparsam cezadan kurtulabilirim’ düşüncesiyle ilgilenirler. ‘Her şeyi yap ama cezadan nasıl kurtulabileceğini bul’ tekniğini geliştirir.  Anne babanın farklı tutumları, çocuğun davranışlarına rehberlik edecek dengeli değer yargılarının oluşumunu engeller.  Çocuk, kendi davranışları konusunda emin olamamaktadır ve davranışını anne babasının durumuna göre ayarlamak zorunda kalır. Tutumunu anne babasının keyifli ya da öfkeli oluşuna göre ayarlamaya çalışır. Yetişkin olduklarında da kendilerinden emin olamayabilirler. Bu çocuklar çıkarcı bir kişilik geliştirebilirler.Kimden ne elde ediyorsa ona yönelebilirler. 


Mükemmeliyetçi Anne Baba Tutumu

     Mükemmeliyetçi anne baba çocuğundan her şeyin en iyisini bekler. Kendi gerçekleştiremediği yaşantıları çocuklarının gerçekleştirmesini ister. Böyle ailelerde “çocuk” asla çocuk olmaz. Bu tutumda olan anne babalar çocuğu olduğu gibi kabul etmez. Çocuğun kaldırabileceğinden çok daha fazlası ona yüklenir. Çocuğun yanlış yapmaya kesinlikle hakkı yoktur.
Çocuğunuzun hatalarına karşı tahammülsüz müsünüz?
İçten içe “daha iyisini” yapabileceğini mi düşünüyor musunuz?
Çocuğun becerilerinin kısa zamanda ilerleme göstermesini mi bekliyorsunuz?
Özellikle derslerle ilgili sıkıntılarda çok endişeleniyor ve de sinirleniyor musunuz?  Çocuğunuzu kıyaslıyor ve hatalarını yüzüne vuruyor musunuz?
 Anne baba olarak “kesin” kurallar ve kalıplarınız var mı?
Bunları esnetemiyor musunuz?
Cezalarınız katı ve sert mi?

Peki, Bu Tutumla Yetişen Çocukların Kişilik Gelişimleri Nasıl Olur?

  Bu çocuklar kurallara itaat ederler. Sorgulamak bile ceza almaya neden olabilir. Bu nedenle çocukluklarında sorgulamayan ve ne denirse yapan çocuklar olurken, ergenliklerinde aşırı tepkiler verip ailelerinden uzaklaşabilirler. Çocuk aileyi “mutlu” etmek için her şeyde üstün ve en iyi olmak isteyebilir. Hırslı- kıskanç ve rekabetçi olabilir. En iyi olmak için hileye başvurabilir. Narsistik kişiler olabilirler. Kibirli ve burnu büyük olabilir. Aslında ne istediklerini bilmezler; çünkü kendileri için değil aileleri için başarılı oluyorlardır.  Ebeveynlerine karşı hem sevgi hem nefret hissederler. Kendilerinin iyiliği istediklerini bilirler; ancak “kendilerine fazla yüklenildiği” için de isyan ederler.  Erişkinlikte çok katı bir kişilikleri olabilir. Beyaz ve siyah vardır. Hayatta gri tonları yoktur. Ya başarılıdır ya da başarısız. Başarılı ise değerlidir. Başarısız ise değersizdir. Diğer insanları da böyle görür.  Kendilerinden çok emin ve güçlü görünseler de ruhsal dünyaları hayal kırıklığı ile doludur. 


Destekleyici – Kabul Edici – Güven Verici Anne-Baba Tutumu

     Bu tür ebeveyn yaklaşımında, anne-baba çocuklarını destekler ama bunun yanında sınırlarını da koymayı ihmal etmez. Ebeveyn ile çocuk arasında sözel iletişim kanalları açıktır

     Bu tutumu gösteren ebeveyn; çocuğuna insan olarak saygı gösterir.  Çocuğunun gelişimini takip eder; olumsuz da olsa bazı davranışların yaşına uygun olduğunu bilir.  Olumsuz davranışlara verilecek cezalar en baştan konuşulur. Tutarlı davranılır. Mutlaka o ceza verilir ve neden ceza aldığı çocuğa anlatılır. Ardından çocuktan, neden ceza aldığını anlatması istenir. Böylece ceza “annem beni sevmediği için” verilmemiş olur.  Zihinsel olarak hangi yaşta hangi becerileri yapabileceği araştırır ve çocuğuna ona göre davranır. Ne bebekleştirir ne de yapabileceğinden fazlasını bekler. Sadece bakım vermez, sevgi de verir. Sadece akademik alanda başarılı olmasını takdir etmez, farklı ilgilerini keşfetmesine olanak sağlar.  Her çocuğun kendine has, biricik ve tek olduğunu kabul eder. Bazı çocukların ezberi zayıf olabilir, bazılarının resmi kötüdür, bazıları hala harf yutuyordur, bazıları ise fazla girişken olmayabilir. Önemli olan çocuğun ne olmadığı mıdır, ne olduğu mudur?  Çocuğunda fikirleri istekleri vardır ve bunları açıkça ifade etmesi desteklenir ve bu konuda cesaretlendirilir.  Çocuğa, kendi başına karar vermesi ve bu kararın sorumluluğunu yüklenmesi öğretilir.  Çocuklarına değer verdiklerini onlara hissettirirler. Çocukların bu şekilde davranan eşler, kendi aralarında da birbirlerine değer veren, birbirlerine saygı ve sevgi gösteren bir tutum içindedirler. Taraflar, çocuklarına karşı olan davranışlarında da ortak tutum içindedirler.

      Çocuğunuzu Gözlemleyin:  Bu çocuklar, küçük yaştan başlayarak sorumluluk almaya hazır hale gelmiştir. Kendi yemeklerini yer, oyuncaklarını toplarlar, kendi işlerini halletmek için anne-babaya bağımlı olmadıklarını bilirler.  Yeni bir durumla karşılaştıklarında çekinmezler, başarısız olma kaygıları yoktur. Yenilgi durumlarında olgun davranırlar. Yakıcı bir hırsları yoktur, paylaşımcılardır; ancak yeri geldiğinde de kendilerini korumayı çok iyi bilirler.  Kendilerine güvenirler. Benlik saygıları yüksektir. Akademik ilgileri vardır, araştırır ve sorarlar. Neyin doğru neyin yanlış olduğunu bilirler. Ceza aldıklarında çok üzülürler, vicdanları gelişmiştir. Hatalarına karşı tahammülleri vardır. İkinci planda kaldıkları durumları kabullenebilirler; çünkü  nedenini anlayabilirler.  Ergenliklerini daha az çatışmalı geçirmeleri, erişkin yaşamlarında hayatın iniş-çıkışlarına ve zorluğuna karşı psikolojik savunmaları güçlü sağlıklı bireyler olacakları öngörülmektedir.

        Çocuklarınızı eğitirken bazı hatalar yaptığınız için sakın kendinizi suçlamayınız. Ana babaların sayılabilir miktarda hataları vardır; ama sayılamayacak kadar artıları vardır. Çocuklarınız için nice şey yaptınız; hepsinden önemlisi sevdiniz onları.

1 yorum:

  1. Eşim ve ben galiba tutarsız ve kararsız anne-baba grubundayız. İnşallah en kısa sürede kendimizi düzeltiriz. Bunu yapınca işlerin yoluna gireceğini umuyorum. Tesbit ve uyarılarınız için teşekkürler.

    YanıtlaSil