ANNE- BABA TUTUMLARININ ÇOCUĞUN KİŞİLİK
GELİŞİMİNE ETKİSİ
Çocuğunuz sizin en değerli varlığınız. Çocuğunuzu yetiştirirken
onun sizin hamurunuz ve aynanız olduğunuzu unutmamanız gerekiyor. Hamura şekil
verecek kişiler en başta ebeveynleridir. Çocuğunuz ailesindeki bireylerin
davranışlarını model alarak kendi davranışlarını oluşturur. Model aldığı kişi,
olumsuz kişilik yapısına sahip ise, çocukta aynı olumsuz özellikleri
gösterecektir.
Aile bireylerinin çocuğuna karşı tavırları, sosyal gelişim
açısından önem taşır. Ailesinde eşitlik, sevgi, saygı, anlayış görmüş çocuklar,
başarılı, iletişimi kuvvetli, kendisini güzel ifade eden, sosyal bir birey
olurlar.
Son olarak da,
kendi anne-babanızı düşünün… Sizi yetiştirirken nasıl davranıyorlardı? Siz
nasıl bireylersiniz? Çocuklarınız nasıl bireyler olacaklar?
6 tane “olumsuz
anne-baba tutumu” yer almaktadır. Kendinizi değerlendirirken objektif olmaya
çalışınız ve çocuklarınızda olumsuz davranışlar görüyorsanız, bunların üstüne
düşününüz. Hatırlayın! Çocuk Ailenin Aynasıdır. Kendi kişiliğinizin farkına
varmanız, çocuklarınıza olan davranışlarınıza yön verecektir ve olumsuz yanları
düzeltmenize fayda sağlayacaktır.
Aşırı Baskıcı ve Disiplinli Anne Baba Tutumu
Bu tutumun temel
niteliği, ebeveynin çocuğuna karşı gösterdiği baskıdır. Anne-baba çocuklarına
kesin olarak hâkim olduklarına inanırlar. Onlar için, anne-babaya itaat
esastır. Çocuk, ayrı bir birey değildir.
* Çocuğunuzun
davranışlarını biçimlendirmeye, denetlemeye ve değerlendirmeye çalışıyor
musunuz?
* Tüm kararları
anne-baba olarak siz mi veriyorsunuz?
* Çocuğunuzdan mutlak itaat bekliyor musunuz?
* Çocuğunuzun
istenmeyen davranışlarına karşı fiziksel ceza kullanıyor musunuz?
* Yanlış
davranışları ile alay edip, küçümsüyor musunuz?
* Başka çocuklarla
kıyaslayıp sürekli kötü yanlarından bahsediyor musunuz?
Peki,
Bu Tutumla Yetişen Çocukların Kişilik Gelişimleri Nasıl Olur?
Çocuğun doğal öğrenme isteğinden gelen merak dürtüsü
ve doğal hareketliliği bastırılır.
Çocuk-ebeveyn ilişkilerinde daha çok korku egemendir. Genellikle baba,
ailede otorite simgesi olarak görülür. Çocuk stres içindedir. ‘Acaba yine mi
hata yaptım? Yoksa yaptığım yanlış mı? Annem babam bunu duyarsa ne der?’ Bu
çocuklarda kaygı ve panik bozukluklar görülebilir. Fiziksel cezalar nedeni ile
çocuk, sorunlarını saldırgan davranışlar sergileyerek çözmeyi öğrenir. Bu çocuklar öfke ve kızgınlıkla doludur, bu
sorunlarını yaşça kendilerinden küçük ve güçsüz olanlardan çıkartabilirler. Otorite figürleri ile sıkıntıları vardır;
çocukluklarında otoriteden korkan –sinen bir kişiliğe sahipken; ergenliklerinde
isyankâr ve kural yıkan çocuklar olabilirler.
Aşırı Koruyucu Anne-Baba Tutumu
Anne-babanın aşırı
koruması, çocuğa gereğinden fazla kontrol ve özen gösterilmesi anlamına gelir.
Bebekleştirme, aşırı korumacı yaklaşımın tipik özelliğidir. Büyümesine izin
verilemeyen bu aşırı koruyucu yaklaşımda, çocuğun “toplumsal gelişimi”
engellenmiş olur.
Çocuğunuza karşı
aşırı kontrollü ve müdahaleci misiniz?
Yavaş yiyor ya da döküyor diye yemeğini kendi yemesine
izin vermiyor musunuz?
Dışarı çıktığınızda yorulduğunda hala
kucaklayıp taşıyor musunuz?
Oyuncaklarını siz mi topluyorsunuz?
Ağlamasına
dayanamayıp- kıyamayıp hemen istediklerini yapıyor musunuz?
Tuvalet temizliğini
kendi başına yapamayacağını düşünüyor
musunuz?
Peki, Bu Tutumla Yetişen Çocukların Kişilik
Gelişimleri Nasıl Olur?
Çocuğun
gelişimine has özellikleri kazanması engellenebilir. Hem ince motor (el
becerileri) hem de kaba motor (beden kasları) gelişimlerinde sıkıntı
olabilir. Hayata ve sosyal yaşama
gereğince hazırlanamazlar. Hayattan edinmeleri
gereken deneyimleri edinmeden gerçeklerle karşı karşıya kaldıklarında uyum
sağlamakta güçlük çekerler Bu çocuklarda
Ayrılma Kaygısı Bozukluğu görülebilir. Ebeveynin olmadığı yerde kendilerini
korunmasız hissederler. Okul ortamına alışmada zorlanırlar. Ailenin aşırı hoşgörüsü ve çocuğa olan
düşkünlüğü çocuğu bencil yapar. Çocuk dünyanın merkezi olarak kendisini görür.
Bu nedenle paylaşım sorunları olabilir.
Tuvalet eğitimi ile ilgili sıkıntılar yaşayabilirler. Devamlı olarak bir
yetişkinin koruma ve kollanmasını arayan, özgüvenleri zayıf, girişimci olmayan,
sorumluluk almaktan çekinen, kendi yapmaları gereken işleri başkalarının
yapmasını bekleyen, bireyler olabilirler.
Kayıtsız- İlgisiz Anne Baba Tutumu
Bu tür tutumun en
önemli özelliği ebeveynlerin çocuğun yaptıklarına hiç karışmayışlarıdır.
Çocuğun her yaptığı hoş karşılanır. Bu tür ailelerin çocukları ile olan
ilişkileri zayıftır.
İşlerinizin yoğunluğu nedeni ile çocuğunuzla
yeterli zaman geçiremiyor musunuz?
Siz eve geldiğinizde o çoktan uyumuş mu
oluyor?
Ani duygu patlamaları yaşıyor, bazı dönemler
ilgilenip bazı dönemler çocuğun bakımını aile büyüklerine ya da bakıcılara
bırakıyor musunuz?
Yorgun ve bitkin hissediyor, bu nedenle
çocuğunuzun sizinleyken ne isterse yapmasına izin veriyor musunuz?
Çocuğunuzun ödevlerini- ne zaman yiyip
içtiğini, okuldaki kutlamalarını takip
edemiyor musunuz?
Özel günleri
unutuyor musunuz?
Peki, Bu Tutumla Yetişen Çocukların Kişilik
Gelişimleri Nasıl Olur?
Bu çocuklar
ruhsal dünyalarında derin bir hayal kırıklığı içindedir. Depresif bozukluklar geliştirmeye
yatkınlardır. Kendilerini sevilmeye
değer hissetmezler. Benlik saygıları düşüktür.
Duygusal olarak yeterince doyurulmadıkları için konsantrasyon problemleri
olabilir; bu nedenle akademik becerileri de düşük olabilir. Güvensiz, tedirgin
çocuklardır, oyun kurmakta zorlanırlar. Ergenliklerinde ise ilişki kuramayan,
sevmesini beceremeyen çocuklar olurlar.
İzin Verici- Disiplinsiz Anne Baba Tutumu
Bu tutumu
benimseyen ebeveynler çocuklarına karşı her zaman hoşgörülü, bazen çocukları
ile duygusal bağları zayıf, bazen de çocuklarına karşı sıcak ve sevecendir.
Hoşgörü ile boş verme, bu anne babalar için birbirine karışmış bir durumdadır.
Çocuğunuzu ileride
kendi kurallarını bulması için “özgür” mü yetiştiriyorsunuz?
İstediği her şeyi yapmasına, oyuncak olmayan
eşyalarla bile oynamasına izin veriyor musunuz?
Size vurduğunda, kötü bir laf söylediğinde,
gülüp geçiyor musunuz?
İstenmeyen davranışları olunca “çocuktur,
büyüyünce öğrenir” diyor musunuz?
Ev içi
sorumluluklarını yapmayınca yemek yemeyi reddedince “aman canım zorlanmaya
gelmiyor” diyor musunuz?
Evde onun istediği
yemekler pişirilip onun istediği TV kanalları izlenip dışarıda her zaman onun
istediği yerlere mi gidiliyor?
Baş edemediğinizi hissediyor bu nedenle de,
sabırla “büyümesini” mi bekliyorsunuz?
Peki, Bu Tutumla Yetişen Çocukların Kişilik
Gelişimleri Nasıl Olur?
Bu çocuklar arzu ve isteklerini denetlemesini pek
öğrenemezler. Dış dünyada da her zaman kendi istekleri anında yapılacak
zannederler. Okul gibi kurallı sosyal
ortamlarda kurala uymada sıkıntı yaşarlar.
En büyük sorun evdeki izin verici tutumun dış dünyada bulunamayışıdır.
Bu bakımdan hayal kırıklığına uğrarlar.
İsteklerini öfke ile ifade ederler. “Ben istiyorum, öyleyse hemen
olacak!” Bu tür çocuk merkezli
ailelerde; çocuğun benmerkezciliği körüklenir.
Ergenliklerinde, grup içinde iş birliği ile çalışmada sıkıntı yaşarlar.
Tutarsız ve Kararsız Anne Baba Tutumu
Ana-babanın kararsız ve tutarsız tutumu, neyin
uygun davranış olduğu konusunda çocuğu ikileme düşürür. Bu tip anne baba tutumu
çok sık görülen kusurlu tutumlardan biridir. Kendinizi Değerlendirin ve
Objektif Olmaya Çalışın.
Anne ve baba olarak
çocuğa çelişen mesajlar veriyor musunuz?
Biriniz hayır derken diğeriniz evet mi
diyor?
Eş olarak da
çocuğunuzla ilgili kararları alırken uyumsuzluk yaşıyor musunuz?
Çocuğunuzun istenmeyen davranışları olduğunda
bazen hoş görüyor bazen ise sınırı aştığını düşünüp ağır bir şekilde ceza
veriyor musunuz?
Ceza vereceğinizi
söyleyip boşa tehdit ederek, sonrasında davranışı cezasız bırakıyor musunuz?
Peki,
Bu Tutumla Yetişen Çocukların Kişilik Gelişimleri Nasıl Olur?
Çocuk hangi
davranışın nerede ve ne zaman yapılmayacağını kestiremez, neyin doğru, neyin
yanlış olduğunu bilemez. Çocuk yaptığı
davranışın doğru olup olmamasından daha çok‘Ne zaman yaparsam cezadan
kurtulabilirim’ düşüncesiyle ilgilenirler. ‘Her şeyi yap ama cezadan nasıl
kurtulabileceğini bul’ tekniğini geliştirir.
Anne babanın farklı tutumları, çocuğun davranışlarına rehberlik edecek
dengeli değer yargılarının oluşumunu engeller.
Çocuk, kendi davranışları konusunda emin olamamaktadır ve davranışını
anne babasının durumuna göre ayarlamak zorunda kalır. Tutumunu anne babasının
keyifli ya da öfkeli oluşuna göre ayarlamaya çalışır. Yetişkin olduklarında da
kendilerinden emin olamayabilirler. Bu çocuklar çıkarcı bir kişilik geliştirebilirler.Kimden
ne elde ediyorsa ona yönelebilirler.
Mükemmeliyetçi Anne Baba Tutumu
Mükemmeliyetçi anne
baba çocuğundan her şeyin en iyisini bekler. Kendi gerçekleştiremediği
yaşantıları çocuklarının gerçekleştirmesini ister. Böyle ailelerde “çocuk” asla
çocuk olmaz. Bu tutumda olan anne babalar çocuğu olduğu gibi kabul etmez.
Çocuğun kaldırabileceğinden çok daha fazlası ona yüklenir. Çocuğun yanlış
yapmaya kesinlikle hakkı yoktur.
Çocuğunuzun
hatalarına karşı tahammülsüz müsünüz?
İçten içe “daha iyisini” yapabileceğini mi
düşünüyor musunuz?
Çocuğun becerilerinin kısa zamanda ilerleme
göstermesini mi bekliyorsunuz?
Özellikle derslerle ilgili sıkıntılarda çok
endişeleniyor ve de sinirleniyor musunuz?
Çocuğunuzu kıyaslıyor ve hatalarını yüzüne vuruyor musunuz?
Anne baba olarak “kesin” kurallar ve
kalıplarınız var mı?
Bunları esnetemiyor
musunuz?
Cezalarınız katı ve
sert mi?
Peki, Bu Tutumla Yetişen Çocukların Kişilik
Gelişimleri Nasıl Olur?
Bu çocuklar
kurallara itaat ederler. Sorgulamak bile ceza almaya neden olabilir. Bu nedenle
çocukluklarında sorgulamayan ve ne denirse yapan çocuklar olurken,
ergenliklerinde aşırı tepkiler verip ailelerinden uzaklaşabilirler. Çocuk
aileyi “mutlu” etmek için her şeyde üstün ve en iyi olmak isteyebilir. Hırslı-
kıskanç ve rekabetçi olabilir. En iyi olmak için hileye başvurabilir. Narsistik
kişiler olabilirler. Kibirli ve burnu büyük olabilir. Aslında ne istediklerini
bilmezler; çünkü kendileri için değil aileleri için başarılı oluyorlardır. Ebeveynlerine karşı hem sevgi hem nefret
hissederler. Kendilerinin iyiliği istediklerini bilirler; ancak “kendilerine
fazla yüklenildiği” için de isyan ederler.
Erişkinlikte çok katı bir kişilikleri olabilir. Beyaz ve siyah vardır.
Hayatta gri tonları yoktur. Ya başarılıdır ya da başarısız. Başarılı ise
değerlidir. Başarısız ise değersizdir. Diğer insanları da böyle görür. Kendilerinden çok emin ve güçlü görünseler de
ruhsal dünyaları hayal kırıklığı ile doludur.
Destekleyici – Kabul Edici – Güven Verici
Anne-Baba Tutumu
Bu tür ebeveyn
yaklaşımında, anne-baba çocuklarını destekler ama bunun yanında sınırlarını da
koymayı ihmal etmez. Ebeveyn ile çocuk arasında sözel iletişim kanalları
açıktır
Bu tutumu gösteren
ebeveyn; çocuğuna insan olarak saygı gösterir.
Çocuğunun gelişimini takip eder; olumsuz da olsa bazı davranışların
yaşına uygun olduğunu bilir. Olumsuz
davranışlara verilecek cezalar en baştan konuşulur. Tutarlı davranılır. Mutlaka
o ceza verilir ve neden ceza aldığı çocuğa anlatılır. Ardından çocuktan, neden
ceza aldığını anlatması istenir. Böylece ceza “annem beni sevmediği için”
verilmemiş olur. Zihinsel olarak hangi
yaşta hangi becerileri yapabileceği araştırır ve çocuğuna ona göre davranır. Ne
bebekleştirir ne de yapabileceğinden fazlasını bekler. Sadece bakım vermez,
sevgi de verir. Sadece akademik alanda başarılı olmasını takdir etmez, farklı
ilgilerini keşfetmesine olanak sağlar.
Her çocuğun kendine has, biricik ve tek olduğunu kabul eder. Bazı
çocukların ezberi zayıf olabilir, bazılarının resmi kötüdür, bazıları hala harf
yutuyordur, bazıları ise fazla girişken olmayabilir. Önemli olan çocuğun ne
olmadığı mıdır, ne olduğu mudur?
Çocuğunda fikirleri istekleri vardır ve bunları açıkça ifade etmesi
desteklenir ve bu konuda cesaretlendirilir.
Çocuğa, kendi başına karar vermesi ve bu kararın sorumluluğunu
yüklenmesi öğretilir. Çocuklarına değer
verdiklerini onlara hissettirirler. Çocukların bu şekilde davranan eşler, kendi
aralarında da birbirlerine değer veren, birbirlerine saygı ve sevgi gösteren
bir tutum içindedirler. Taraflar, çocuklarına karşı olan davranışlarında da
ortak tutum içindedirler.
Çocuğunuzu
Gözlemleyin: Bu çocuklar, küçük yaştan
başlayarak sorumluluk almaya hazır hale gelmiştir. Kendi yemeklerini yer,
oyuncaklarını toplarlar, kendi işlerini halletmek için anne-babaya bağımlı
olmadıklarını bilirler. Yeni bir durumla
karşılaştıklarında çekinmezler, başarısız olma kaygıları yoktur. Yenilgi
durumlarında olgun davranırlar. Yakıcı bir hırsları yoktur, paylaşımcılardır;
ancak yeri geldiğinde de kendilerini korumayı çok iyi bilirler. Kendilerine güvenirler. Benlik saygıları
yüksektir. Akademik ilgileri vardır, araştırır ve sorarlar. Neyin doğru neyin
yanlış olduğunu bilirler. Ceza aldıklarında çok üzülürler, vicdanları
gelişmiştir. Hatalarına karşı tahammülleri vardır. İkinci planda kaldıkları
durumları kabullenebilirler; çünkü nedenini anlayabilirler. Ergenliklerini daha az çatışmalı geçirmeleri,
erişkin yaşamlarında hayatın iniş-çıkışlarına ve zorluğuna karşı psikolojik
savunmaları güçlü sağlıklı bireyler olacakları öngörülmektedir.
Çocuklarınızı
eğitirken bazı hatalar yaptığınız için sakın kendinizi suçlamayınız. Ana
babaların sayılabilir miktarda hataları vardır; ama sayılamayacak kadar artıları
vardır. Çocuklarınız için nice şey yaptınız; hepsinden önemlisi sevdiniz
onları.
Eşim ve ben galiba tutarsız ve kararsız anne-baba grubundayız. İnşallah en kısa sürede kendimizi düzeltiriz. Bunu yapınca işlerin yoluna gireceğini umuyorum. Tesbit ve uyarılarınız için teşekkürler.
YanıtlaSil